Tutarsızlık Uyarısı

"Kısa" yazılar yazmak istediğimi söylemiş miydim?


7 Temmuz 2012 Cumartesi

Şehir nasıl renklenir

Gri havayı pek sevmem ben. Kahverengi binaların agırlıkta oldugu sokakları da.

Rengini bulabilmiş karakterlerin tutkunuyum ama.
İçinin renklerini yansıtabilenlerin hayranı.

Öyle yerler var ki mesela, insanların renk ceşitliliği havanın pusunu dagıtabiliyor, şehri ışıldatıyor.

Londra, bunlardan bir tanesi. Şüphesiz hem en gri havalılarından, hem de en renkli insanlılarından.

Sanırım bulunduğum süre içerisinde arada oturup çevremi izleme isteğimin sebebi, şehrin güzelliği kadar insanların çeşitliliği olmuştur.
Her detayda bir ifade mi olabilir mi? Olur..

Varoluşlarına cok saygılı insanlar var etrafta. Nasıllarsa kendilerini kabul edip o şekilde yansıtabilmeleri, herkesi kendi halinde kabullenebilmelerinin de sebebi sanırım.

Şehirdeki heterojen yapı, çok renklilik ne kadar belirginse 'öteki'lik o kadar az oluyor herhalde.
Ötekilik azaldıkca karakterler daha rahat, daha cesurca şekillenebiliyor, daha kendini bilerek, daha farkında olarak..
Özgür karakterler ise ifadeye, yaratmaya önem verdikce, sayısız sanat etkisi görüyorsunuz nereye baksanız.

İlham kokuyor her taraf, kapalı havaya canın sıkılamadan aklına biiir sürü şey geliyor gördüğün her detayda, heyecanlanıyorsun, hava önemini yitiriyor, bir eksinin bir cok artıyla nasıl unutulabildiğini görüyorsun bir kez daha.

Arada sorular kemiriyor içimi : Bunlar cok güzel, cok harika da, bunları nasıl yansıtabilirim ben? Duygu yogunlugu, bir şeyler yaratabilmeli çünkü. Çok güzel gecen zamanlar öylece begenilip kalmamalı, ondan bir şey üretmeli, bir şey yaratmalı, paylaşmalı, çogalmalı.

Elimde 3-5 fotograf, 3-5 yazıdan başka bir şey yok aslında o anları anlatabilecek, o duygular düşünceler nasıl somut bir şeylere cevrilebilir halen bilmiyorum. Kısa kısa anlara inceden inceden sızacaklar sanırım, diger bir coğunun sonucu oldugu gibi. Başka bir şeyler aklıma gelene kadar yani.

"Yaşamak fiilinin karsıt eylemi ölmek degil, can sıkıntısı ve monotonlaşmaktır" gibisinden bir söz okumuştum bir yerde.  Çok onaylamıştım kendimce.

Yaşadım, hissettim, bir şeyler daha birikti içimde, bunun güzelliğini de ayrıca hissettim :) Bu bile yeterli sanırım şimdilik.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder