Bilmediklerim - tahmin bile yürütemediklerim- halen varsa, zaten bildiklerimi tadacak olmak zaman kaybı gibi tuhaf bir boşa geçirme-fırsatı değerlendirememiş olma gibi bir his veriyor bazen.
Çok sevdiklerine sahip çıkmak, devamlı arkasında olmak istiyorsun, o ayrı, ki sadakat duygum gereğinden fazladır çoğu zaman; ama yeniler hep olmalı, hep olmalı işte. Az seçenek oldugundan onu almayı degil de, tüm secenekleri değerlendirdikten sonra onu seçmiş olmayı yeğliyorum herhalde.
Bugün yine bir yerlerde tek başıma oturasım geldi, az seçeneğim var nitekim hakkaten. Birden bir spontanelik ihtiyacı hissettim bünyede, devamlı gidip -diger mekanlara oranla- rahat ettiğim bir yere degil de, daha önce hiç oturmadığım bir yere giriverdim.
Ben bazen sırf şu merakım yüzünden çok şey kazanıyorum galba.
Caribou Coffee diye bir yer. Duymamıştım daha önce. türkiyedeki diğer tek şubesi bağdat caddesi'ndeymiş. 2.sini Kayseri'de açmışlar, şu ara monotonlaşmaya başlayıp azcık canımın sıkıldığını, yeni mekanlar vs aradığımı birileri duymuş olmalı. Bi de kalkıp burasının beni mutlu etmek için karşıma cıktıgına falan inanırım ben.. vallaha inanırım!
Sevdim resmen burasını : Caribou Coffee
Life is short, stay awake for it. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder